Kıymetli Komşularım,
Şu bilinen bir gerçek ki bir gün
doğduğumuz gibi bir gün öleceğiz. Bu
kaçınılmaz bir sonuç. Ara sıra şu soruyu kendimize soruyor muyuz? Bu dünyaya ya
da insanlığa ben hangi katkıları yaptım? Bu geniş anlamdaki soruyu yöreme,
ilime, ilçeme, mahalleme, köyüme,
komşuma diye sorarak çoğaltabiliriz. Nasıl yaşadım; yaşam sadece geldim gittim
mi?
İnsanlık oysa, her birimizin
yaptığı katkılarla gelişecek. Mahallemiz
ucundan tuttuğumuz herhangi bir işle bir adım öteye gidecek.
Bireysel düşünceye hapsolmuş, hedefi
olmayanlar, “herkes bir şeyler ortaya koymak zorunda mı?” sorusunu sorabilir.
Herkesin bir bakış açısı olabilir. Fakat herhangi bir temsile, yönetime talip
olanlar rutin yaşamın dışına çıkıp bir şeyler yapmak zorundadır. Rutinin dışına
itecek iç sesi olmayanlar yönetimlere talip olmamalıdırlar. Kendini
geliştirmeyi beceremeyen insan toplumu geliştirecek enerjiyi nerden bulacak.
Her insan üç kuruşluk(!) fayda için
gayret etmelidir. Hele seçimle gelinen işlerde sınırlı zaman içinde boşa
geçirilecek vakit olmamalıdır.
Muhtarlığa başladığımız günden
bugüne, zamanı toplum faydasını
artıracak işlere ayırdık. Evlenme, nişan nikah, düğünlerin yanı sıra hastalık
ve ölümlerde yanı başınızda olmaya çalıştık.
İhtiyacı olana tekerlekli sandalyeden, akülü arabaya, hasta
sandalyesinden hasta karyolasına temin etmenin gayretinde olduk.
Muhtarlığımızca tedarik ettiğimiz iki hasta karyolasıyla sıkıntıyı gidermeye
çalıştık. Yetmediği yerde gerek belediye, gerekse hastanemizden takviye ettik.
Basitmiş gibi gelen bu meseleleri ancak yaşayanlar daha iyi anlar. Bunları
öngörerek gayretinde bulunurken ihtiyacı olanın imdadına yetişmenin huzurunu
yaşadık.
Ev ortamında bile tekerlekli
sandalyenin engel halinde nasıl işe yaradığını tahayyül etmek zor olmasa gerek.
Bu destekleri vermenin öngörüsü bile çok şeydir aslında.
Gençlerimizi sosyalleştirmenin
gayretiyle kurslar tertipledik. Bu gezegeni, bu dünyayı bir araç olarak
görürken amacın da fakındayız. Bu farkındalıkla muhtarlığı hava atma aracı,
adamlık taslama yeri olarak görmedik. Hizmet odaklı, en doğru yöntem ve
ifadeyle, memleket gerçeklerini de göz ardı etmeden duyarlılığımızı sürdürdük.
Siz yatağınızda uyurken biz aksaklıkları gidermenin gayretinde olduk. Birlikte
yaşama bilincini artırmaya çalışırken ileriye taşıyacak iradeyi ortaya koymaya
çalıştık.
Mahalle olma özelliklerini sonuna
kadar ortaya koymaya çalışırken kurum yatırımlarını en doğru şekilde
gerçekleştirilmesine canla başla çalıştık.
Çaba olmadan başarı olmazdı.
Gerçeğin değeri kaybedince anlaşılırmış.
Biz görevi “bırakıyoruz” dediğimiz günden sonra çalışma anlayışımız daha
net far edilecektir. Muhtarlık anlayışını sadece ilçemizde değil genelde farklı
boyut kazandırdık. Çaktığımız her kıvılcım bir hedef haline gelmeye devam
ediyor. Bunları anlatırken amaç böbürlenmek değil, unutmaya meyilli yapımıza
hatırlatmada bulunmak, muhtarlık birimlerine bir nebze ışık tutmaktır.
Başarı takdir edilirse anlam
kazanır. Takdir edildiğimizi biliyor her birinize sonsuz teşekkür
ediyorum. Bu duygunun içimizde yarattığı
enerji ve tempoyla çalışmaya devam ederek ödüllerin en güzeline talip olduğumu
beyan ederim. Sağlıcakla..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder