5 Şubat 2024 Pazartesi

MAHALLEME MEKTUP 7 (engeller, hastalar)

 

 

Kıymetli Komşularım,

Şu bilinen bir gerçek ki bir gün doğduğumuz gibi bir gün öleceğiz.  Bu kaçınılmaz bir sonuç. Ara sıra şu soruyu kendimize soruyor muyuz? Bu dünyaya ya da insanlığa ben hangi katkıları yaptım? Bu geniş anlamdaki soruyu yöreme, ilime, ilçeme, mahalleme,  köyüme, komşuma diye sorarak çoğaltabiliriz. Nasıl yaşadım; yaşam sadece geldim gittim mi?

İnsanlık oysa, her birimizin yaptığı katkılarla gelişecek.  Mahallemiz ucundan tuttuğumuz herhangi bir işle bir adım öteye gidecek.

Bireysel düşünceye hapsolmuş, hedefi olmayanlar, “herkes bir şeyler ortaya koymak zorunda mı?” sorusunu sorabilir. Herkesin bir bakış açısı olabilir. Fakat herhangi bir temsile, yönetime talip olanlar rutin yaşamın dışına çıkıp bir şeyler yapmak zorundadır. Rutinin dışına itecek iç sesi olmayanlar yönetimlere talip olmamalıdırlar. Kendini geliştirmeyi beceremeyen insan toplumu geliştirecek enerjiyi nerden bulacak.

Her insan üç kuruşluk(!) fayda için gayret etmelidir. Hele seçimle gelinen işlerde sınırlı zaman içinde boşa geçirilecek vakit olmamalıdır.

Muhtarlığa başladığımız günden bugüne, zamanı toplum  faydasını artıracak işlere ayırdık. Evlenme, nişan nikah, düğünlerin yanı sıra hastalık ve ölümlerde yanı başınızda olmaya çalıştık.  İhtiyacı olana tekerlekli sandalyeden, akülü arabaya, hasta sandalyesinden hasta karyolasına temin etmenin gayretinde olduk. Muhtarlığımızca tedarik ettiğimiz iki hasta karyolasıyla sıkıntıyı gidermeye çalıştık. Yetmediği yerde gerek belediye, gerekse hastanemizden takviye ettik. Basitmiş gibi gelen bu meseleleri ancak yaşayanlar daha iyi anlar. Bunları öngörerek gayretinde bulunurken ihtiyacı olanın imdadına yetişmenin huzurunu yaşadık.

Ev ortamında bile tekerlekli sandalyenin engel halinde nasıl işe yaradığını tahayyül etmek zor olmasa gerek. Bu destekleri vermenin öngörüsü bile çok şeydir aslında.

Gençlerimizi sosyalleştirmenin gayretiyle kurslar tertipledik. Bu gezegeni, bu dünyayı bir araç olarak görürken amacın da fakındayız. Bu farkındalıkla muhtarlığı hava atma aracı, adamlık taslama yeri olarak görmedik. Hizmet odaklı, en doğru yöntem ve ifadeyle, memleket gerçeklerini de göz ardı etmeden duyarlılığımızı sürdürdük. Siz yatağınızda uyurken biz aksaklıkları gidermenin gayretinde olduk. Birlikte yaşama bilincini artırmaya çalışırken ileriye taşıyacak iradeyi ortaya koymaya çalıştık.

Mahalle olma özelliklerini sonuna kadar ortaya koymaya çalışırken kurum yatırımlarını en doğru şekilde gerçekleştirilmesine canla başla çalıştık.

Çaba olmadan başarı olmazdı. Gerçeğin değeri kaybedince anlaşılırmış.  Biz görevi “bırakıyoruz” dediğimiz günden sonra çalışma anlayışımız daha net far edilecektir. Muhtarlık anlayışını sadece ilçemizde değil genelde farklı boyut kazandırdık. Çaktığımız her kıvılcım bir hedef haline gelmeye devam ediyor. Bunları anlatırken amaç böbürlenmek değil, unutmaya meyilli yapımıza hatırlatmada bulunmak, muhtarlık birimlerine bir nebze ışık tutmaktır.

Başarı takdir edilirse anlam kazanır. Takdir edildiğimizi biliyor her birinize sonsuz teşekkür ediyorum.  Bu duygunun içimizde yarattığı enerji ve tempoyla çalışmaya devam ederek ödüllerin en güzeline talip olduğumu beyan ederim. Sağlıcakla..

Hiç yorum yok: