Bazen söylemlerimizle kendimizi bile inandırmaya çalışırız nedense. Altmışlık yaşını kırk beşe indirmeye kalkanlar, ağaran saçlarını boyatıp genç görünmeye uğraşanlar, bıyığını yülüyüp, traşını sinekkaydı olmaya kalkanlar… ühhüüü! Sayda say. Bunlar insanın kendi iç dünyasıyla ilgili işler. Kişisel psikolojiyle de bağlantılı olsa gerek. Dünya ve evrenle ilgili yürüyen işler var bir taraftan. Hele son yıllarda uzay turizmi lafı da gündeme girmeye başladı ya... Şaka gibi gelebilir. Biz bıyık muhabbetinin beyliğini sürdürürken, dünyanın kimi zenginleri uzayın sırasına girmeye başlamışlar bile.. Uzaya dair Nasa’lar, masalar çoktan kurulmuş kardeşim. Marsta araştırmalar son hız.
Kütahyalı olarak kimimizde
Çelebilik var. Sen git marsta araştırma
yapan kişilerle kişisel dostluk oluştur.
Bu sayede marsta akarsu yatağı olduğu sanılan bölgeye “ Gediz nehri
Vadisi” isminin verilmesine vesile ol…
Allah, Allah! Bıyığın muhabbeti
nere, Mars nere? Dostluğun yarattığı olaya bak sen.. Evren var oldukça Marsta
Gediz adı yaşayacak kardeş.. hadi
ordan!, yaşasa n’olur yaşamasa n’olur?
Demeyin öyle birader. Yaşasın be ya! Şu Kütahyalı “Çelebi” o vadide bayrak
direği dikecek kadar bir alan tahsisi de yaptırsa. Bayrak direğinin köşe
bucağında yeri gelir soluklanacak, icabında üç beş kök kavun dikecek oluruz…
Zenginler, milyon dolarlar verip
uzaya gitmeye heveslendiğine göre, sayfiye yerlerini keşfetmiş olabilirler
yeğenim! Biz mendil, çorap, boyun bağı, don gömlekle uğraşırken boşuna gitmez
bu adamlar !.... bu kadar harcamayı göze alıp gittiklerine göre fazlasıyla
dönüyor da olabilirler. İşin şakası bi yana, “Gediz Nehri vadisi”nin adı bile
iç huzuru doğuruyor bende. Marsta kardeşimle karşılaşmış gibi olacağım bu ismi
görünce. “Dostluğun gücü” diyeceğim güdük aklımla…
Bu yazıyı okuma zahmetinde bulunup,
ne demek istediğimin derinliğine inmek isteyenler, “Kim bu adam. Gedizin adını
Mars’a Taşıdı” haberini okusunlar.
Ben gönlüme göre zamanı
kandırıyorum kardeş. Sosyal medyaya göz atın. Türlü libaslar giyip el cepte
pozlarla nasıl muhtarlık adaylığı açıklanıyor bir bakın. Hizmetin iyisi burrdaa!!…Poz
yetiyor yapılacak hizmetleri anlatmaya. Mars nedir ya!!!
İlim, bilim konusunun açılmasına
vakit var daha. Ölümü geciktireceğini düşünerek don, gömlek alıyorum ben. El
sürülmedik bi kenarda dursun. Giyinip uzun çarşıya yukarı yürüdüğümde havamı
görenler kapıya çıksın cancağızım.
Taralı saçımla can-severlere de selamı çaktım mı dünyayı kurtardım say. Herkesin bi deliliği var. Benim ki de böyle
işte. bıyık muhabbetinden Mars’a, soluklanmadan uzun çarşıya. Deliyim ben deli!.. Yaşım deliliğe çoktan hazır. Benim için en
gereksiz şey düşünce. Düşünce yoruyor insanı kardeş. Benim düşüncesizliğimin
yanında gerçek vatanseverler bulunsun cancağızım. Onlar olmasa zamanın masalında kaybolur
gideriz maazallah!.
Mars’ta kahve içilir mi? İçilirse
tam neresinde? Tavşanlı’da vakit
geçirmekte zorlananlar, Bursa’ya, Kütahya’ya, Eskişehir’e takılıyorlar. Hep aynı yerlere takılmaktan bıkıp usandılar.
Yeni keşifler lazım. Mars’ta balıkçı lokantaları ne tarafta? Vize-mize işleri
ne alemde. Hayalleri çoğalttıkça ölümü bile unutuyor insan. Mars’ta, Gediz
Nehri Vadisi don-gömlekten öte bir sürü planı aklıma sokuyor. Bu vadinin bitimi
hangi alüvyonlu topraklara açılıyor? Hadi hayırlısı.. Sağlıcakla
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder