Ne zaman yokluk aklıma düşse gözlerim
dolar. Gözlerim dolarken önemserim varlığı. Yokluğun sıkıntısı iç dünyamda
çaktırır şimşekleri. Nice yaşlıdan dinlediğim hatıralar hafızamda ayaklanır.
Birikimlerin birikintisinde boğulurum gündüz vakti. 16.yüzyılda ben yaşamış
olmasam da, salnameler okur, rakamlar bellerim. O günün insanlarının toprakla
bütünleşmesini okurken, arpa, buğday, burçak ve yulaf yolmalarına şahit olurum.
Otuz küsur meslek(1) içinde ağdacılığın İlçemizde meslek olarak sayıldığını
bellerim. 1940lı yıllara kadar tarıma dayalı işlerin en yoğun işler arasında
olduğunu belleğime kaydederim. 235 dönüm bağ (2) olduğunu öğrenirim. Öğrendiğim
an, anamın pekmez küplerine düşerim sevinçle.
Bu sevinç içindeyken, dünden bugüne
235 dönüm bağın akıbetine merak salar dururum. Var olanın üstüne kaç dönüm bağ
kurulduğunu sorup sorgularım kendi kendime. Sorgularken ilçemin köylerini
dolaşır gözlerim yeniden ve üşenmeden. Bu konuda erinmezken, bağların
yokluğunda yok olurum. Yokluğumla “Tarımsal Komisyonlar” kurmaya yeltenirim
durduk yerde.
Evliya Çelebi’nin methiyelerini
duymak, duyurmak isterim köy köy, karış karış. Duyurdukça göçleri önlemenin
bağlarını kurmayı düşlerim.
1844-45 yıllarında bağlık arazisi
olan, bugün itibariyle idari olarak ilçemize bağlı dokuz köyün bağlık arazi
miktarını boyunlara asmak isterim.
Gölcük Köyü’nde 18,5 dönüm, Başköy’de 26,5 dönüm, Doğanlar Köyü’nde 4,25
dönüm, Kızılbük Köyü’nde 57 dönüm, Kışlademirli Köy’ünde 40,5 dönüm,
Çayır-Çaldibi Köylerinde 58,75 dönüm, Dağdemirli Köyü’nde 36 dönüm, Ağa Köy’de
2,5 dönüm, Değirmisaz’da 70,75 dönüm diyerek duyurmak isterim(3). Bu köyler içinde dönümde en yüksek hasılada
Dağdemirli ve Değirmisaz Köylerinin baş çektiğini söylemeyi görev bilirim.
Evliya Çelebi’nin ifadesine göre; “Tavşanlı’nın
1671 yılında 70 pare köyü vardır. Kale eteklerinde bağ ve bahçeleri
bulunmaktadır. Övülmeye değer Tavşanlı ağdası çam kutuları ile bazı vilayetlere
taşınmaktadır. Baldan leziz pek pekmezdir. Halkın çoğunun kazancı bu
ağdadandır. Halkın çoğu bağdadır”
demektedir. (4)
Kayıtlar bunu derken uyanırım
uykulardan. Uyandıkça bugün kaç dönüm bağımız var merak salarım. Merakım
arttıkça sivil toplumdan saydığım fakat olmayan Tarım Komisyonlarında
tartışmaya açarım konuyu. Araştırmalara
konu etmek isterim “Bağcılık” konusunu. Kamu işletmelerinin azalan işgücü
sayısını gördükçe çoğaltırım araştırmaları. Bir bağ çubuğu dikenin karşımda
esas duruşta durmasını değil, önünde saygıyla eğilmek isterim. Festivallerde
duyurmak isterim yılın bağcısını.
Geçmişi belledikçe geleceği bilmek isterim.
Bu yörenin geçmişinde bağcılığı
gördükçe; Manisa ve Aydın ovalarına bağ
bellemeye gidişe gönlüm razı değil derim kısaca. Bilmem siz razı mısınız?
KAYNAKÇA:
1-A Urfalı- Efsane Kent
Tavşanlı-sayfa 61. 2- A: Urfalı- Efsane Kent Tavşanlı- sayfa 60. 3-Aldülhamit Batkitar Temmettüat
defterlerinde Eğrigöz( Emet Ve Hisarcık Nahiyesi’nin sosyo- ekonomik yapısı.
4-Hasan Efe- Tavşanlı Tarihi, sayfa 22.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder