5 Şubat 2018 Pazartesi

MUHALİF MESAJLAR!




Bugünü anlayabilmek, tarif edebilmek için dünü iyi bilmek gerekir. Geçmişte belirsizliklerin yarattığı puslu havanın sebep ve sonuçlarını bir yerlere not etmiş olmak lazım. Faiz hadlerini, enflasyonu, bozuk kaynak dağılımını, vergi düzensizliğini, para politikalarını, ithalatı ihracatı, üretimi, istihdamı say da say…
Çok uzağa gitmeye gerek de yok.  O günleri yaşayanlar bilir. Tavşanlı ilçesinde iki jeep vardı. Hastalıkta, adli işlerde, ulaşımda parası olan için bu araçlar imdada yetişirdi.  Ağır hastasını zar zor Kütahya hastanesine götürebilmiş olanlar şanslıydı. Ölenler geri getirilemeyip oracıkta defnedilmiş çok kişi vardır.
Yetmişli yıllarda benim köyümde de eni boyu iki traktör vardı. Otuz beşlik ferguson.  Biri şerif Şükrü’nün diğeri Berberoğlu’nun.  Yakın akraba tayfasından pek çokları Ziraat bankasına neyi var neyi yoksa ipotek ettirerek alınmıştı bunlarda belki. Hey gidi hey! Tavşanlı pazarına öteberi almak, ihtiyaçları temin için bunlarla gidilirdi. Yollar çamur, yollar tozlu, yollar dik. Alınca rampalarında az traktör ittirmemiştir insanlar. Hadi hep beraber kaktır, kaktır!… Perişanlık diz boyu vesselam. Koca ülkede üretilen gırgır süpürgesinin sayısı bini geçmiyordu kardeşim. Buzdolabı, çamaşır makinesi daha dünkü hikâye. Seksen beşli yıllarda taksitle buzdolabı almış, öde öde bitirememiştim. Of Allahım of! Taksitle herkese verilmeyen bir şeydi üstelik. İşletme işçisine mal satmıyordu kimi esnaflar.. Hatırladınıüzz değil mi? O günleri yaşadık gördük.  O günleri hatırladıkça bunaltılarım artar bee..
Şimdi benim ilçemde iki kişiye bir araç düşüyor. Yanılmıyorsam ülke geneli dörtte birdir. Evlerdeki televizyon sayısı, buzdolabı, çamaşır, bulaşık makinelerinin yanı sıra oturma grupları konfor gırıla..gıda çeşitliliği gani.
Köyümde bir cenaze olsa köy sokakları araçları almıyor. Köy yolları sıcak asfalt. Vızzzt, bir hışımda köydesin. Çamurlu yollarda çok yaya yürüdük oysa biz. Giyecek ayakkabı yoktu ayakkabı.   Her hanede bir traktör. Her türlü tarım araç ve gereci avlularda boy boy. Kalorifer sistemleri, güneş enerjileri sıcacık.  Değme keyfine.. 
Orta okulu on kilometrelik yolda kar kış yaya gidip gelerek okudum ben. Şimdiki çocuklar beslenme çantası, özel servisler tabldot yemekler, kaloriferli pırıl pırıl sınıflar. Bilgisayarlı akıllı tahtalar. Of of! Daha fazlası olsun mu olsun. Bunlar bile sevinmeye yeter kardeşim. Gözü olan görmeli, dili olan söylemeli bunları.
Mahallede üst geçit çalışmaları başladı. Maliyetli işler, önemli yatırımlar gerçekten. Geleceği öngörüyorsak olması gereken işlerden yani. Lakin alışkanlıları bozmak zor. Uf uf!  Hani Kütahyaya gelince yollar kötüleşiyordu. Kurumlar karar vermiş, İyileşsin..Iıh! Geçit çalışmaları başlayınca şehir geçişleri mahalle üzerinden. Vay canına! Ne çok araç varmış. Ne zenginlikmiş bu. Araç zenginliğini gördükçe içimde sevinçler çoğalıyor. Gürültü, biraz toz, ufak tefek aksayan yanlar var mı var. Bir şeyler olana kadar katlanacağız mecburen. Katlanmasak? Katlanmazsak olmaz ki. Sonuçta bir adım ötesini düşünmek varsa razıyım ben.

Geçen araçları gördükçe iç huzuru bozulanlar, bu bakışla huzur bulmak zor kardeşim. Neyine bunalıyorsun? Yoktan bir şey olmuyor, vardan fayda var. Model model, boy boy. Ülkemin zenginliği ülkemin! İç huzurunu askıya almaya gere yok eften püften sebeplerle. Muhalif mesajlar aramaya gerek yok güzel işler yapılırken. Millet memleket sevgisiyle birbirimizi ısıtmalıyız. Kalabalığa dalınca yüzümüz  kendi yüzümüz olmaya devam etmeli. Sağlıcakla.

Hiç yorum yok: